Okulda bir yüzüğünü düşürmüş bizim süslü.
Öğretmenine söylemiş ama çok dar bir yerdeymiş eli girmemiş, alamamış dolayısıyla.
O kadar cok ağladı ki, ertesi gün okula şiş götürdüm, bir de bununla deneyelim diye, o da olmadı. Nefes'e aynısından alacağıma söz verdim.
Aramızdaki diyalog aynen şöyle;
.
- Nefes'çim tamam artık lütfen daha fazla ağlama, aynısından alacağım ben sana
- Ama ya hepsini almışlarsa ve başka kalmamışsa?
- O zaman başka bir dükkandan alırım.
- Ama ya o dükkanda da kalmamışsa ?
- O zaman bulana kadar tüm dükkanları gezerim ve sana aynı yüzükten bulurum.
- Ama anne ya bu yüzükler artık yapılmıyorsa, bittiyse, nasıl buluruz?
- Eğer bulamazsak, boncukçuya gideriz, aynı boncuklardan alıp biz yaparız.
- Ama ya aynı renk boncuklar da bittiyse anne?
- O zaman boncuk satan başka bir yere gideriz ve oradan alırız.
- Ama ya tüm boncukcular da bu boncukların aynısından kalmadıysa?
- O zaman biz de başka bir boncukla yaparız.
- OLMAAAAAAZ! O Yüzük çok özel!
- Hımmmm... O zaman biz de evdeki fotoğraflarından o yüzükle çekilmiş birini buluruz, senin dolabına asarız, sen de baktıkça yüzüğünü hatırlarsın.
.
Ne yüzükmüş kardeşim! Bu arada ilk girdiğimiz yerde aynı yüzükten bulduk, 3 gün ağladığı yanına kar kaldı, bize de baş ağrıları...